bugün

sevdiği entry'ler

başarısızlık karşısında özgüveni yıkılan çocuk

insanların oluşturduğu bir topluluğun sıhhati onu oluşturan her bir insanın bireyselleşmesini tamamlamasına bağlıdır. Talibi olmamız gereken şey devletin ürünü olan toplum değil birey haline gelmiş olan insanların ürünü olan topluluktur.

Ülkemizde insanların bireyselleşmesini ne ölçüde tamamladığı bir muamma. Aslına bakarsanız bireyselleşme çabası olan insanlar henüz bir insanlar topluluğu teşkil edilemediği için devletin vahşi köpeği olan toplum tarafından katlediliyor.

Toplumun bu refleksi en çok çocuk yaşlarda görülüyor insanın üzerinde. Tabiri ile daha körpe iken başı eziliyor bireyin. Bakınız bizde evladına bir birey gibi davranan anne baba sayısı acaba yüzde kaçlık dilimdedir? Dedelerimiz ninelerimiz babalarının yanında ağızlarını açmadıklarından bahsedelerdi. Aman ne büyük maharet! Hayır. Tam tersine ağzını açmalı çocuk. Fikrini beyan etmeli. Beyin fırtınasına ortak olmalı.

https://youtu.be/bdoEyaUgydI

Bu videoyu dikkatlice izlemenizi istiyorum. Basit ve şirin bir muhabbet bu ama içerisinde bir çok mesaj barındırıyor. Doğum günü partisinde pastasının mumunu bir türlü üfleyemeyen bir çocuk var. Babasının çocuğuna karşı tavrını iyi izleyin. Ona nasıl bir birey gibi davranıyor. Zaten çocuğun konuşmasından kelime haznesinden Jest ve mimiklerinden iyi yetiştirilmekte olduğu aşikar. Çocuk mumu üflemekte bir kaç defa başarısız oluyor. Babasının bu başarısızlık karşısında bulduğu çözüm ve tavrı takdire şayan. Her şeyden önce çocuğu başarısız olması sebebiyle yermiyor eleştirmiyor. Bizde olsa çocuğun kendi doğum günü bile ona rezil edilir. "Bi boku beceremedin amk" benzeri cümleler havada uçuşur. Veya çocuğun yerine pasta üflenir mum söndürülür. Böylece çocuk kendisi bu işi başaramayacağını bilinçaltına kazır. Burda ise babanın bulduğu çözüm esas işi yine çocuğun başarmasına sebep oluyor. Belki ufak bir yardım alıyor ama nefes yine çocuğun nefesi. Ebeveyni sadece çocuğunun iradesini kanalizle ediyor. Ona destek oluyor.

Aslına bakarsanız mesele daha ebeveyn olma ehliyeti ile başlıyor zaten. Bu ülkede herkese anne baba olma hakkı verilmemeli. Bu özgürlük kamu sağlığı ve güvenliği gerekçesiyle sınırlandırılmalı. Sadece gerekli şartları sağlayan insanların anne ve baba olmasına izin verilmeli.

Bugün en ufak bir başarısızlık karşısında yelkenleri suya indiren özgüveni yıkılan çocuklar anne ve babaların eseri. Bizim eserimiz.çocuklarımıza hak ettikleri gibi bir birey olarak davranıp onları dinlemiyor, fikirlerine önem vermiyor, onlara ufak da olsa sorumluluk yüklemiyoruz . Zorluklar karşısında cesaretlendirmek yerine onları bırak bırak sen yapamazsın deyip ayağımızla kenara itiyoruz.

Anne babalar! Kendi çocuğunuzu ayağınızla eziyorsunuz farkına varın.